Kontrolsüz Diyet Kısırlık Nedeni

20140924ea277d4c66ce7f52d2802502135e06a2Obezitenin çağımızın en önemli sağlık sorunlarından biri olduğunu belirten Diyarbakır Veni Vidi Hastanesi Tüp Bebek Merkezi’nde görevli Kadın Doğum ve Tüp Bebek Uzmanı Medikal Akupunkturist Doç. Dr. Hakan Çoksüer, düzensiz diyet programlarının kısırlığa neden olduğunu belirterek, gelişmekte olan ülkelerde yetişkin insanların yaklaşık yüzde 65’inin hem obeziteyle, hem de fazla kilonun neden olduğu sağlık sorunlarıyla mücadele etmek zorunda kaldığını söyledi. Bu yüzden, birçok farklı diyet yöntemi geliştirildiğine dikkat çeken Çoksüer, özellikle popüler diyetlerde birçok besin grubunun diyetten çıkarılmasını ve çok düşük kalorili diyetler uygulanmakta olduğunu; bu yöntemlerin bir kısmından fayda görüldüğünü, bir kısmının ise başarısız olduğunu aktardı. Yoyo etkisi yüzünden, verilen kiloyu geri alma tehlikesiyle karşı karşıya kaldığını vurgu yapan Çoksüer, “Düşük kalorili beslenmek kısırlık için önemli bir risk faktörüdür. Özellikle erkeklerin düşük kalorili beslendiklerinde seks yapma yeteneklerinde azalma, sperm hareketliliğinde ise düşüklük olduğu yönünde çalışmalar bulunmaktadır, erkeklerde testosteron, kadınlarda östrojen hormonu düzeyinde düşüklük olurken, erkeklerde yüzde 25 oranında kilo vermeye bağlı sperm sayısında ve kalitesinde düşüklük görülmektedir” dedi.

 

“OBEZİTEYLE MÜCADELE ETMEK İÇİN KENDİ METABOLİZMASINA UYGUN TARZDA BESLENMESİ GEREKİYOR”

Çoksüer, geliştirilen metabolic balans tedavisiyle obeziteyle mücadelede kişiye özgü programların hazırlandığını ifade ederek, bu çerçevede tamamen kişiye özel bir beslenme programı hazırlandığını dile getirdi. Çoksüer, “Bu yüzden, metabolizmanın ideal şekilde çalışmasını amaçlayan ve bir diyet değil, metabolizma programı olan metabolic balans adı son yıllarda çok sık telaffuz edilmeye başlandı. Almanya’da Dr. Wolf Eckhart Funfuck tarafından bulunan ve geliştirilen bu program yaklaşık 30 ülkede, 4 yıla yakın bir süredir de ülkemizde yaygın olarak uygulanıyor. Metabolic balans, sadece kilo kaybetmek için değil, kilo almak ya da metabolizmayı dengelemek için de uygulanabiliyor. Bu sayede kişinin, vücudunun ihtiyaç duyduğu tüm sağlıklı besinleri tüketmesi sağlanıyor ve kilosu hızlı biçimde kontrol altına alınıyor. Bildiğimiz gibi, vücudumuzun dengesi hormonlar tarafından sağlanır. Bu hormonlar vücut tarafından üretilebiliyorsa sorun yok. Ama kilo sorunu olanlarda hormonal üretim yeterli seviyede olmuyor. Sağlıklı bir şekilde kilo vermenin vücudumuzun hormon dengesinin sağlanmasından geçiyor” ifadelerini kullandı.

 

ASLA TAVİZ VERİLMEMESİ GEREKEN 8 ANA KURAL

Metabolic balans, bu hormon dengesini, özellikle de vücudun insülin seviyesini normalleştirmeyi hedefleyen bir sistem olduğunu anlatan Çoksüer, bu dengenin sağlanması için, asla taviz vermememiz gereken 8 ana kuralın olduğunu vurguladı. Dengeli bir metabolizmaya kavuşmak için bu kurallara uymak ve bunları beslenmemizin temel kuralları olarak görmek şart olduğunu dile getiren, Çoksüer, 8 ana kuralın ise şunları olduğunu söyledi:

 

“Her gün üç öğün yenilmeli. Öğünler arasında en az 5 saatlik bir süre olmalı. Bir öğün 60 dakikadan fazla sürmemeli. Yemeğe proteinle başlanılmalı; yani ilk lokma muhakkak protein olmalı. Her öğün sadece bir çeşit protein yenilmeli ve bir öğünde yenen protein başka bir öğünde yenilmemeli. Son öğün en geç saat 21.00’da bitirilmeli. Her gün muhakkak bir elma yenilmeli. Vücudumuzun ihtiyacı olan miktardaki su muhakkak içilmeli.”

 

Çoksüer, sağlıklı yaşam için, dengeli beslenme ve düzenli fiziksel aktivite önerisinde de bulundu.

Yorum yaz